Doç. Dr. Ümit Savaşçı, İngiltere’de yapılan araştırmayla Covid-19 geçirenlerin beyinlerinde ‘gri cevher’ denilen alanda küçülme ve hücre ölümü tespit edildiğini söyledi.
Kovid-19 salgınını kontrol altında tutabilmek için tüm dünyada aşı çalışmaları devam ediyor. Yayılımı önlemek kadar koronavirüs geçirenlerde meydana gelen hasarları araştırmak ve bu olası hastalıklara karşı önlem almak da oldukça önemli.
Son olarak İngiltere’de yapılan bir araştırma, Kovid-19 geçirenlerin beyninin belirli bölümünde küçülmenin meydana geldiğini ortaya koydu. Ayrıca, bu alanlarda hücre ölümleri de tespit edildi. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, bu araştırmaya yönelik önemli açıklamalarda bulundu.
ALZHEİMER RİSKİNİ ARTIRABİLİR
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Savaşçı, Kovid-19’un etkilerine yönelik İngiltere’de çok önemli çalışma yapıldığını belirtti. Savaşçı, “Biz kalp tutulumunu, akciğer tutulumunu, erkeklerde kısırlık yaptığını ve nörolojik etkilerini hem konuşmuştuk. Beyinde ‘gri cevher’ dediğimiz ‘hipotalamus’ dediğimiz yer önemli bir merkezi içine alan bir bölge. 45 milyonluk İngiltere’de yapılan veri tabanı taramalarında özellikle MR bulgularında Kovid-19 geçiren hastaların beyinlerinde ‘gri cevher’de bir küçülme ve hücre ölümü tespit etmişler. Bu açıkçası ileride hem MS hem Alzheimer artışlarına neden olabilecek bir gelişme.” dedi.
“AŞI EN ÖNEMLİ SİLAHIMIZ”
Doç. Dr. Savaşçı, Kovid-19’a karşı aşı olunması ve kurallara uyulması gerektiğini belirterek, “Bu konuda bazen yanlış anlaşılmalar olabiliyor. Ben de 3 doz BioNTech aşılıyım; ama yine de maskemi 2 kat takıyorum. El hijyenine ve mesafeme dikkat ediyorum. Dolayısıyla insanlar aşı yaptırdıktan sonra her şey bitmiş gibi düşünmesinler. 4 doz aşı yaptırıp klinikte takip ettiğimiz hastalarımız oluyor. Tabii ki aşı yaptırmanın büyük bir avantajı var. Bu hastalarımız yüzde 90’ın üzerinde yoğun bakıma girmiyorlar. Klinikte takip edip evlerine gönderiyoruz. Dolayısıyla aşı buradaki en önemli silahımız oluyor. Tabii ülkemizde de bizim emar çektirdiğimiz vakalarımız oldu nörolojik tutulum anlamında; ama hem emar cihazının dezenfeksiyonu ve bulaş riski açısından ne yazık ki ülkemizde çok geniş tabanlı bir çalışma boyutunda şu ana kadar yapılmadığını biliyorum ama yürütülen çalışmalar mutlaka vardır ve bunların sonuçları açıklanır.” diye konuştu.
“GEBELER 12’NCİ HAFTADAN SONRA AŞI OLSUN”
Doç. Dr. Savaşçı, çocuklar, gençler ve gebelerde hastaneye yatışların arttığına dikkat çekerek, “Ankara’da önceki haftalarda 28 tane ne yazık ki gebe hastamızı kaybettik. Bizim hastanemizde de son dönemde özellikle çocuklar, gençler ve gebeler çok sık yatıyor. Biz gebelere aslında 12’nci haftadan sonra mutlaka aşı yaptırmalarını öneriyoruz. Şu anda biraz daha karşı mutasyonlara karşı koruyucu BioNTech aşısını öncelikle öneriyorum şahsen çünkü gebeler zaten bağışıklık sistemi baskılı bir toplumdur; aynı yaşlılar ve ilaç kullanan hematoloji, onkoloji, romatoloji hastaları gibi. Dolayısıyla gebeler 12’nci haftadan sonra aşı olsunlar. Ben bütün yakınlarıma önerdim. Tedavi kısımları bizi zorluyor bu hastaların. Gebeler mutlaka aşılarını yaptırsın. Mecbur kalınca gebelere her türlü ilaç veriliyor tabii ki ama burada öncelik annenin sağlığı. Bebek mecburen ikinci duruma geçmiş oluyor. Toksik de olsa mutlaka gerekli durumlarda ilaç vermek zorunda kalıyoruz gebelere ama üzücü sonuçlarla da karşılaşabiliyoruz. Dolayısıyla en büyük sorumluluk burada anneye düşüyor. Mutlaka aşılarını yaptırmaları gerekiyor.” dedi.
